Monday 19 November 2012

akılevi


kirlenmek dedik bu akşam / güzel, kirlenmek / tozlarla pakladığımız benliklerimiz / dedik / bir hiç uğruna feda ettiğimiz zamanın içinden / aşınarak ve solarak dökülen kabuklarımız / yatağın boş bıraktığımız kenarı / geride bıraktıklarımız / ve elimize bulaşanlar / klavyedeki yabancı dil

başkasının bu ayrılık / kapıdan çıkan başkasının eşyaları / başkasınındı uzaklaştığımız sıcaklık / yabancılaştığımız sevgi unutulacaktı

aldın işte gözümdeki son ışığı / alıştım el yordamıyla tanımaya eşyayı / en çok neye gülüyorum / ikimiz de biliyorduk, o kapıdan çıktığımda / kaybedenin sen olduğunu

şimdi, takındın kibir tavrını / ve hala / kaybeden sensin

bom

boş bir akılevi içindeyim

14 / kasım / 2012
04 / 04