tag:blogger.com,1999:blog-31385716090864699112024-03-20T00:10:57.795-07:00insan insanın hudududurOzan Kayrahttp://www.blogger.com/profile/10699093399704901094noreply@blogger.comBlogger128125tag:blogger.com,1999:blog-3138571609086469911.post-79024902875994719272015-09-28T13:15:00.001-07:002015-09-28T13:15:36.855-07:00ölmek ve yaşamak arasında iki kelimesırlarımı gömdüm<br />
birden oldu<br />
ışığın patlaması<br />
gibi anlık<br />
bir körlük<br />
<br />
gömdüğüm sırlarımı<br />
silkeledim topraktan<br />
ağlamıyorum artık<br />
geçmişin yüklediklerine<br />
ölümün çok da<br />
uzak olmadığını<br />
bilince hayat<br />
seni sarıyor<br />
topuklarından gözlerine<br />
hep kaçırıyorsun<br />
bir gerçekten<br />
bir yalandan<br />
dilinden düşmeyen<br />
sır oluyor<br />
sesindeki kırılma<br />
<br />
çatlakları örüyorum<br />
sesimin çarptığı<br />
bir engel<br />
kırılıyor dökülüyor<br />
öylece bakıyorum<br />
gerçeğin ortasında<br />
çıplak kişiliğimle<br />
<br />
hayaller düşler<br />
yerini kaybediyor<br />
gerçeklik yırtıyor<br />
büyük hasar<br />
korku dikiyor<br />
insanı ayağa<br />
<br />
sanırım hayatım<br />
anlamını buldu<br />
intihar yayılınca<br />
hayatına insanın<br />
çıkıyor ummadığı<br />
yoldan karşısına<br />
<br />
sigarayı da bırakırım<br />
sanırım yaşadığımız<br />
her an<br />
intihara atılan<br />
bir adım<br />
eğer benim<br />
gibi yaşıyorsan<br />
<br />
28/09/15ozan kayrahttp://www.blogger.com/profile/03491668276382697001noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-3138571609086469911.post-8724643774306513892015-05-08T17:18:00.002-07:002015-05-08T17:18:53.757-07:00gece, kırılıyorum içimeozan kayrahttp://www.blogger.com/profile/03491668276382697001noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-3138571609086469911.post-11287345955173486612013-05-31T04:57:00.001-07:002013-05-31T04:57:47.677-07:00<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiKpZ25ht23tRYGZgvf2tsimHujs-Mvlac3_hI5Gko1B-itg2DRQ8h1MvzEfPogym5y4YXDYInY0uDDMHixtc16x0CTxu6ekRo4kCFQIEUy0z8PcW4i9W1X-ti7U5fqeTKCQTSjabw4TSkt/s1600/gezi-park%C4%B1.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiKpZ25ht23tRYGZgvf2tsimHujs-Mvlac3_hI5Gko1B-itg2DRQ8h1MvzEfPogym5y4YXDYInY0uDDMHixtc16x0CTxu6ekRo4kCFQIEUy0z8PcW4i9W1X-ti7U5fqeTKCQTSjabw4TSkt/s1600/gezi-park%C4%B1.jpg" height="216" width="320" /></a></div>
<br />ozan kayrahttp://www.blogger.com/profile/03491668276382697001noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-3138571609086469911.post-91953244469481560002012-11-19T14:33:00.001-08:002012-11-19T14:33:35.549-08:00akılevi<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjfPKYvU_UvEL5SyiPnFEdWDt1cqV1eQSVQeAll0KpnJ76URODCxAH65VhY5mAc5zGK2ZjCQUoZUnYlOjLCEweFzYIJHUwPh41HpQFAG79-dCBv2orj9pS7M8A3p-AtUCXNxbalHrEGPyM/s1600/syspir_wisdom_monk_mountain_path.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjfPKYvU_UvEL5SyiPnFEdWDt1cqV1eQSVQeAll0KpnJ76URODCxAH65VhY5mAc5zGK2ZjCQUoZUnYlOjLCEweFzYIJHUwPh41HpQFAG79-dCBv2orj9pS7M8A3p-AtUCXNxbalHrEGPyM/s1600/syspir_wisdom_monk_mountain_path.jpg" height="226" width="320" /></a></div>
<br />
kirlenmek dedik bu akşam / güzel, kirlenmek / tozlarla pakladığımız benliklerimiz / dedik / bir hiç uğruna feda ettiğimiz zamanın içinden / aşınarak ve solarak dökülen kabuklarımız / yatağın boş bıraktığımız kenarı / geride bıraktıklarımız / ve elimize bulaşanlar / klavyedeki yabancı dil<br />
<br />
başkasının bu ayrılık / kapıdan çıkan başkasının eşyaları / başkasınındı uzaklaştığımız sıcaklık / yabancılaştığımız sevgi unutulacaktı<br />
<br />
aldın işte gözümdeki son ışığı / alıştım el yordamıyla tanımaya eşyayı / en çok neye gülüyorum / ikimiz de biliyorduk, o kapıdan çıktığımda / kaybedenin sen olduğunu<br />
<br />
şimdi, takındın kibir tavrını / ve hala / kaybeden sensin<br />
<br />
bom<br />
<br />
boş bir akılevi içindeyim<br />
<br />
14 / kasım / 2012<br />
04 / 04Ozan Kayrahttp://www.blogger.com/profile/10699093399704901094noreply@blogger.com8tag:blogger.com,1999:blog-3138571609086469911.post-52519539943997796622012-09-23T07:52:00.003-07:002012-09-23T07:52:29.666-07:00geçmişlere, geleceklerenasıl kaptırdım ama hayatın akışına. eylül bitmiş neredeyse. eylül, ayların ecesi. ne koşturma, ne debelenmedir. farketmedim bile eylülün son haftasına geldiğimizi. sevdiğim tek albümü olmasına ve her bahar - ilki olsun, sonu olsun - dinlediğim sezen aksu albümünü bile dinlemeden geçiyor eylül.<br />
<br />
serin eylül akşamlarından birinde diye bir kurgu oluşturup pastel tonlardan bir sahne yarattığım kısmı atlıyorum şimdi. birden afallayıp "neredeyim ben? burası neresi? bu ben miyim cidden?" dediğim ve bu anın etkisini azaltarak geçtiği dakikalardan bahsetmek istiyorum. neleri atlattığımızı, neleri atlatamadığımızı ya da kısaca neler yaşamış olduğumuzu durup düşünmeyi atladığım gerçeğini farkediyorum sessizce. ezikleniyorum kendime karşı. özür dilerim..<br />
<br />
atlatamadıklarımdan bahsetmek için başlamadım bu yazıya. bu farkedememezliğimin verdiği tek güzellik atlatamadıklarımı hatırlamıyor olmam. anımsıyorum, ama neydi o gürültü?<br />
<br />
kendimi artık atlatmak zorunda kalacaklarıma hazırlıyorum. etrafımdaki insanları kaybetmeye, sıfıra düşmeye, düşkün gösterilmeye.. insan büyüyormuş gerçekten de. bunu sıradışı zamanlarda verdiğiniz tepkilerden anlıyorsunuz. koltuğunuzda oturup göğsünüzü kabarttığınız zamanlarda hissettiğiniz başka birşeydir..<br />
<br />
ne kadar büyüyebilir insan? bunun bir sınırı var mıdır acaba? olduğunu sanmıyorum gerçi. bugüne kadar çok küçülttüysem kendimi, bir o kadar da büyüyebileceğime iknayım. aldığım kararlardan mesulüm yine.<br />
<br />
peki çevremdeki insanlar? dostlarım? arkadaşlarım? onlar da büyümüyor mu? onlar da öğrenmiyor mu? susmayı olduğu kadar konuşmayı da birlikte öğrendik ya bu insanlarla. beni büyüten annemle babam mı bir? adını saymaya gerek bile duymadığım, kim olduklarını çok iyi bilen sevdiğim ve sevmediğim insanlar ince ince dokuyarak, emek vererek büyüttüler beni.<br />
<br />
yeri gelmişken, büyüdük dediysek durulduk demedik. demlendik, cılkımız çıktı. ama ekşiliğimiz hala aynı..Ozan Kayrahttp://www.blogger.com/profile/10699093399704901094noreply@blogger.com11tag:blogger.com,1999:blog-3138571609086469911.post-48461349293058957682012-08-30T10:25:00.001-07:002012-08-30T10:25:28.399-07:00sessiz akşammeğerse yarı saydam bir kürenin bulanık yarısındaymışız<br />
ayak ve ter kokumla doldurduğum viraneliğin bir<br />
demindeymişiz akşam üstü sığındığımız odalarda<br />
kitaplar, oyunlar, bilgisayarlar derken<br />
kendimizi dayanak yaptığımız bir mücadelede<br />
sessiz müttefiklermişiz ve izlemişiz çöküşümüzü<br />
bir gün, bir sabır, bir acaba, bir cevap derken<br />
anlamsız kalmışız başımı omzuna koyduğum<br />
parmaklarınla kolumu sıvazladığın bir teselli sonrası<br />
basit bir ironiden ibaret kaldık ya böyle<br />
ayrı odalarda çocukça suskunluklar arasında<br />
daha da sözüm yok sana..<br />
<br />Ozan Kayrahttp://www.blogger.com/profile/10699093399704901094noreply@blogger.com7tag:blogger.com,1999:blog-3138571609086469911.post-28291575983435545652012-07-16T06:45:00.001-07:002012-07-16T06:45:34.032-07:00bir normallik mi var?bu sıcak havalarda dünyanın ve türkiye'nin haline şaşmaktan başka yapacak işim yok. sabrımı zorlayıp takip edebildiğimce ağzım açık kalıyor. bir öfke hissi, bir anlamsızlık kaplıyor bedenimi. bu tepkiyi insanlardan da bekliyorum. anlamsızca. böyle diyorum, çünkü tepki alabildiğim pek insan yok çevremde. geçen hafta avcılar'a gittim, annemlere. avcılar erkanıyla görüştük, ettik. herkes işsiz, herkes sömürülen. artık son hayat kırıntıları bile ellerinden alınma raddesine gelmişler. gelin görün ki çıt çıkmıyor. herşey alabildiğine normal. böyle olması gerekiyormuş gibi. bir başka arkadaşım da facebook'ta paylaştığım haberlerle ilgili gülüyor. artık herkese normal geliyor anormallik. hani garipliği vurgulamak için soracağımız soru değişiyor: 'bir normallik mi var?' her yanımız anormallik, hepimiz anormaliz.<br />
<br />
iş arama serüvenime böyle böyle devam ederken bir iş buldum. yarın eğitimleri başlıyor. bula bula bir çağrı merkezinde iş bulmuş olmamı bir kenara bırakıp 'hiç yoktan iyidir..' diyerek kendimi avutuyorum. ben kendimi avutadurayım öyp kadroları açıklandı bugün. geç açıklandıkları yetmiyormuş gibi başvurular da haftaya başlayacakmış. ne yani? bir normallik mi var bunda? olası durumlar bunlar.<br />
<br />
hayat eskileriyle, yenileriyle devam ederken yeni olanlar da eskilere karışıyor gitgide. yenilik adına elimde kalan bir tek iş bulmam oldu. daldan dala misali iş kolundan iş koluna koşuyorum. bunda da bir normallik yok. yani telaşa kapılacak bir durum yok. sakin olabilirim. tası tarağı toplayıp inzivaya çekilmem yakındır. hadi ordan dercesine bir küfür geçiyor içimden. ve o küfür dilimin ucuna kadar geliyor. tükürüyorum ben de ağzımda biriktikçe. böyle iğrenç metaforlarla kaplı bir hayat yani. umudum var mı, yok mu siz karar verin.Ozan Kayrahttp://www.blogger.com/profile/10699093399704901094noreply@blogger.com1tag:blogger.com,1999:blog-3138571609086469911.post-91703044199005002042012-06-09T15:20:00.000-07:002012-06-09T15:20:10.935-07:00kimse bilmez<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<object width="320" height="266" class="BLOGGER-youtube-video" classid="clsid:D27CDB6E-AE6D-11cf-96B8-444553540000" codebase="http://download.macromedia.com/pub/shockwave/cabs/flash/swflash.cab#version=6,0,40,0" data-thumbnail-src="http://2.gvt0.com/vi/_EBIzYHPo1o/0.jpg"><param name="movie" value="http://www.youtube.com/v/_EBIzYHPo1o&fs=1&source=uds" />
<param name="bgcolor" value="#FFFFFF" />
<param name="allowFullScreen" value="true" />
<embed width="320" height="266" src="http://www.youtube.com/v/_EBIzYHPo1o&fs=1&source=uds" type="application/x-shockwave-flash" allowfullscreen="true"></embed></object></div>
<br />Ozan Kayrahttp://www.blogger.com/profile/10699093399704901094noreply@blogger.com2tag:blogger.com,1999:blog-3138571609086469911.post-11909643008087279272012-05-23T08:58:00.000-07:002012-05-23T08:59:19.791-07:00günlerin getirdiği günlerin getirdiği bir avuç boşluk. evet, evet. boşluk. hiçlik. işsizlik.. :)<br />
<br />
şu sıralar vaktimin çoğunu iş aramak ve yüksek lisans başvuruları yapmakla geçirmekteyim. dahası gelecekle ilgili kaygılanmakla meşgulüm. neredeyse bir buçuk aydır işsizim. hani siz de bilin iş aradığımı.<br />
<br />
işsizim arkadaşlar! :)<br />
<br />
bir barda, kafede iş bulsam, öpüp de başıma koyacağım neredeyse. hatta üstüne atlaya da bilirim. o durumdayım.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="http://privatepartyopedia.files.wordpress.com/2010/07/stretch_clown2.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="228" src="http://privatepartyopedia.files.wordpress.com/2010/07/stretch_clown2.jpg" width="320" /></a></div>
<br />
<br />
gelecek hafta ales açıklanırsa bir derece kafamı oyalayacak başka bir meşgalem olmuş olacak. hatta fiziken de oyalanacağım. artık yüksek lisans başvurularını fiilen uygulamaya dökebilirim. bu durumla ilgili de ayrıca kaygılıyım gerçi. geçen gün niyet mektubumu yazarken (3 haftadır yazmaya çalışıyorum da) birden kızdım. doğrudur. kızdım işte. "şöyle iyiyim, böyle süperim. alın işte kardeşim beni. pişman olmazsınız haa.." diyerekten kendimi pazarlamaya çalıştığımı farkettiğim an bıraktım yazmayı. ulan bu akademi! neyin reklamını yapıyorum? kendimi istediğim kadar öveyim, buna kanıp mı alacaksınız beni, ha?<br />
<br />
hayat zor olmaya devam ediyor sayın seyirciler..<br />
<br />
büyüklerimin ellerinden, küçüklerimin gözlerinden muah!Ozan Kayrahttp://www.blogger.com/profile/10699093399704901094noreply@blogger.com4tag:blogger.com,1999:blog-3138571609086469911.post-89518319231295505932012-05-06T10:06:00.000-07:002012-05-06T10:06:43.571-07:00sur içi (hey gidi istanbul)güzel bir pazar günü. surların içinde, eski şehri keşfe çıkalım. labirent sokaklarında kaybolalım samatya'nın, cankurtaran'ın. banliyö treninin rayları şehrin unutulmuş tarihine kaysın. ahşap evleri, ermeni kiliselerini, kiliseden vurgun camileri görelim. ağzımız öyle bir açık, apaçık kalsın. sonra başımızı önümüze eğip iç geçirelim. yüzümüz kızarsın.<br />
<br />
bu eşsiz şehre neler yaptık diye düşünelim toplum bilinciyle. yol kenarlarında öbekler halinde ortalığı dumana boğan oyverenler gibi değil de, hani insan gibi bir durup düşünelim. ne ateşlere, ne nefretlere direndi bu şehir. 600 yıllık türk zulmüne mağruz bıraktık şehri. <a href="http://www.eskiistanbul.net/cumhuriyet/cumhuriyet.htm" target="_blank">sulu manastır</a>'ın suyu kurudu, biz hala kiliseleri camiye çevirdik. tepesine minareyi dikince medrese bile olurdu. o güzelim evleri yaktık, kırdık. hem çaldık, hem yaktık.<br />
<br />
elin ahlaksızistan'ında olsak buralar parlardı diye eziklenelim gizlice. bunu sesli söylersek iyice ezikliyorlar bizi. 'uğruna dökülen onca kan'la boyamışız meğer duvarları. savaştık ya, bitti. milliyetçisi de bir boka yaramıyor bu vatanın, komünisti de. liberali parselliyor da satıyor zaten. belki de böylesi iyi. ancak israillisi, amerikalısı, ingilizi, fransızı biliyor kıymetini böyle şehirlerin. biz türkler bir at üstünden indik, öbür ata bindik. hatta bir laf vardır bizim oralarda:<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="http://www.euronewsport.com/image/36-samatya.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" src="http://www.euronewsport.com/image/36-samatya.jpg" /></a></div>
<br />
"at bokunun üstünden aldık, it bokunun üstüne koyduk."<br />
<br />
<br />
not: cumhuriyet dönemi istanbul'unun fotoğraflarına bakmak isterseniz <a href="http://www.eskiistanbul.net/cumhuriyet/cumhuriyet.htm" target="_blank">buyurunuz</a>..Ozan Kayrahttp://www.blogger.com/profile/10699093399704901094noreply@blogger.com0Hacı Hüseyin Ağa Mh., Büyük Kuleli Sk 25-31, 34098 Fatih/Istanbul Province, Turkey41.000419324321641 28.93316030502319340.998921324321643 28.930692805023192 41.001917324321639 28.935627805023195tag:blogger.com,1999:blog-3138571609086469911.post-684407968672869312012-05-05T17:21:00.002-07:002012-05-05T17:21:39.493-07:00onun dışında havalar güzel<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="http://666kb.com/i/b8hxcr8pl8p9de2la.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" src="http://666kb.com/i/b8hxcr8pl8p9de2la.jpg" /></a></div>
<br />
büyüdün mü sonunda küçük adam?<br />
<br />
günlerdir kafamın içinde yankılana yankılana dağılan bir düşünce var. beni nereye götüreceğini kestiremediğim bir düşünce. azıcık ayağım kaysa, dengemi kaybetsem sonum olacak sanki. o yüzden durup bekliyorum öyle. hafif hafif debelenmelerle. o basit düşünce, o beylik mi beylik cümle.. dur, gülme..<br />
<br />
hayat çok zor!<br />
<br />
hayatımda hiçbir şey, hiçbir zaman tam yolunda gitmiyor nedense. her ne kadar alışmış olsam da bu duruma, insan "bi dur bakalım.." deyiveriyor. ilk kez aşk hayatım yolunda, ne güzel. fazlasıyla yolunda hem de. öyle kelebekli, çiçekli, böcekli de değil üstelik. ayaklar yerde, sağlam. ancak ve maalesef parayla aramız bir türlü düzelemedi. çalıştığım proje bitince kaldım dımdızlak. sevdiceğimin de işle ilgili problemleri var. oldu mu sana bulaşıcı züğürtlük. =)<br />
<br />
mezuniyetten sonra bir boşluktur, bunalımdır, kaygıdır yaşamadım. hemencecik işim de oldu, gücüm de. zamansız yaşadığım birçok durum gibi, bu arada kalmışlığı da şimdi şimdi yaşamaya başladım. ben kimin? neredeyim? nereye gidiyorum? ne olacak acaba? aman da aman. çok sıkıcı mevzular. bir yol çizmek gerek artık. yaş geçiyor yoksa. 5 yıllık kalkınma planı yapsam, oturup ona göre çalışacak dermanım da yok.<br />
<br />
onun dışında havalar güzel.<br />
<br />
<br />Ozan Kayrahttp://www.blogger.com/profile/10699093399704901094noreply@blogger.com2tag:blogger.com,1999:blog-3138571609086469911.post-33517446280373610602012-05-02T15:31:00.002-07:002012-05-02T15:31:34.790-07:00"isyan! devrim! anarşi!"<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="http://anticopyrighttr.files.wordpress.com/2012/04/1-mayc4b1s-anarc59fist-blok.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="265" src="http://anticopyrighttr.files.wordpress.com/2012/04/1-mayc4b1s-anarc59fist-blok.jpg" width="400" /></a></div>
<br />
"isyan! devrim! anarşi!"<br />
<br />
böyle inledi caddeler. yıkılan vitrinler, dökülen camlar hepbir ağızdan aynı türküyü söyledi:<br />
<br />
"isyan! devrim! anarşi!"<br />
<br />
sonra dağıldı herkes. evli evine, köylü köyüne misali. gazeteler, televizyonlar 'maskeli bir grup' olarak andılar. sözlük yazarları en hafif ifadeyle 'vandal' dediler. dillerinde aynı slogan vardı. akıllarından ne geçiyordu, bilmiyoruz. ama duyuyoruz:<br />
<br />
"isyan! devrim! anarşi!"<br />
<br />
liseli çocuklarmış onlar, asi ergenlermiş. sonra ne bileyim; vitrinini, camını indirdikleri burgercilerde yemek yer; sigorta şirketlerine arabalarını sigortalatırlarmış. öyle diyor sözlük yazarları. ekşisözlük uyuyor. anarşistler dogrudan eylemlerine her yerde devam ediyor. yumruklarını sıka sıka:<br />
<br />
"isyan! devrim! anarşi!"<br />
<br />
bayram gününde yapılmazmış öyle andavallıklar. bakın siz hele laflara. ne zaman direnişin günü olmaktan bayram olmaya mutasyon geçirdi 1 mayıs? ağızlarına bal çalınan bu güzel insanlar körebe oynamayı ne zaman bırakacaklar acaba? karanlıklarına ne zaman isyan edip aydınlığın devrimini yapacaklar hayatlarında? devrimci bir insan olmadığımı çevremdekiler bilirler bilmesine ama devrim yapılacaksa da böyle yapılır diyorum.Ozan Kayrahttp://www.blogger.com/profile/10699093399704901094noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-3138571609086469911.post-19995672462752260832012-04-08T15:04:00.001-07:002012-04-09T04:37:57.950-07:00Mardin'de JübileŞu an Mardin'deyim.. Mardin.. Heyecan, keşfetme ve merakla andığım bir şehir.. Güneydoğu'ya ne zaman gelsem bu hislerle dolup taşıyorum. Diyarbakır(Amed) çalışması sürerken de benzer duygular yaşamıştım. Bambaşka diyarlar buralar. Tek söylenecek söz bu olmalı. Modernlikle boğulmuş sözde kozmopolit şehirlerimizden çok farklı ve gerçek bir kozmopolitliğe aşina. Ortak dil (Türkçe) konuşulduğunda henüz anlayamadığım bir ağız kullanılıyor. Kürtçe deseniz hiç duymadığım bir ağızla. Arapça mı desem, Süryanice mi yoksa..
Beş gün içinde keşfedilmeyi bekleyen böyle bir şehir var önümde..
Not: Evet, Süryani şarabı enfes..Ozan Kayrahttp://www.blogger.com/profile/10699093399704901094noreply@blogger.com5tag:blogger.com,1999:blog-3138571609086469911.post-58244590024887401122012-04-07T04:07:00.001-07:002012-04-07T04:07:44.445-07:00GörüşSana güzel şeyler söylemeye geldim..
Yeşillenen dağlardan, çalayan derelerden, parlayan güneşten bahsetmeye..
Dağlarda yaşayan insanlar, ovalara kurulan şehirler ve denizden gelen serin hava..
Anadalu'nun dört bucağını gören gözlerle geldim..Ozan Kayrahttp://www.blogger.com/profile/10699093399704901094noreply@blogger.com5tag:blogger.com,1999:blog-3138571609086469911.post-51056765598889167982012-01-31T16:11:00.000-08:002012-01-31T16:11:48.920-08:00düğümson deminde soluğu kesilen bir amatörün in-<br />
tiharına sahne oluyor sokaklara dökülen neş'e<br />
cinnetin serin sularına kanıyor deliler, denizler<br />
dolusu intihar kokuyor sesinden ürken geceler<br />
bütün imgeleriyle doldurdum ağzımı korkunun<br />
kadınlar dökülüyor gözümden dinmeden, durmadan<br />
şairler, ressamlar ve heykeltraşlar dokunuyor<br />
kalbimin eksik parçasına, 'al beni de!' diye<br />
çığlıklar kopuyor süregelen ölümlere içimden<br />
<br />
bütün ölümlerin ötesinde kaldı onlar<br />
hiçlikle kesiştikleri dar noktaya methiyeler<br />
dizdiler ömürlerinden nefes çalıp<br />
balzehir, hayat dolusu zehir damlamakta<br />
çıktığım bu evden, sessizlik evi, suskunluk evi<br />
pervasızca savrulan küfürlere takılıyor aklım<br />
anlamın eril tasvirinde silikleşiyor mantık<br />
dehlizler, dehlizlerde koşuyor o çılgınlar<br />
ışık yok, bir kaçış arıyorlar heyhat<br />
<br />
<span style="background-color: white; font-family: Verdana, Arial, Helvetica, sans-serif; font-size: 12px; line-height: 14px; text-align: left;">'ey, yüzleri </span><br style="background-color: white; font-family: Verdana, Arial, Helvetica, sans-serif; font-size: 12px; line-height: 14px; text-align: left;" /><span style="background-color: white; font-family: Verdana, Arial, Helvetica, sans-serif; font-size: 12px; line-height: 14px; text-align: left;"> bir babakuş gölgesine </span><br style="background-color: white; font-family: Verdana, Arial, Helvetica, sans-serif; font-size: 12px; line-height: 14px; text-align: left;" /><span style="background-color: white; font-family: Verdana, Arial, Helvetica, sans-serif; font-size: 12px; line-height: 14px; text-align: left;"> çakılmış olanlar, </span><br style="background-color: white; font-family: Verdana, Arial, Helvetica, sans-serif; font-size: 12px; line-height: 14px; text-align: left;" /><span style="background-color: white; font-family: Verdana, Arial, Helvetica, sans-serif; font-size: 12px; line-height: 14px; text-align: left;">üzgün adım, ileri marş!'*</span><br />
<span style="background-color: white; font-family: Verdana, Arial, Helvetica, sans-serif; font-size: 12px; line-height: 14px; text-align: left;"><br /></span><br />
<span style="background-color: white; font-family: Verdana, Arial, Helvetica, sans-serif; font-size: 12px; line-height: 14px; text-align: left;"><br /></span><br />
<span style="background-color: white; font-family: Verdana, Arial, Helvetica, sans-serif; font-size: 12px; line-height: 14px; text-align: left;"><br /></span><br />
<span style="background-color: white; font-family: Verdana, Arial, Helvetica, sans-serif; font-size: 12px; line-height: 14px; text-align: left;"><br /></span><br />
<span style="background-color: white; font-family: Verdana, Arial, Helvetica, sans-serif; font-size: 12px; line-height: 14px; text-align: left;"><br /></span><br />
<span style="background-color: white; font-family: Verdana, Arial, Helvetica, sans-serif; font-size: 12px; line-height: 14px; text-align: left;">*nilgün marmara - kan atlası</span><br />
<br />Ozan Kayrahttp://www.blogger.com/profile/10699093399704901094noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-3138571609086469911.post-30576498413464191582012-01-21T12:20:00.000-08:002012-01-21T12:20:39.153-08:00güncellemezamancıklar zamanı kovalarken<br />
yine geliyordum bu yolları<br />
siz yoktunuz ya da vardınız dostlarım<br />
peşi sıra geçiyordum odaları<br />
<br />
teoman şarkıları gibiydim<br />
oteller, yollar, yalnızlıklar<br />
harbiden yalnızdım ama<br />
bir zamanlar<br />
<br />
bakınız, açılan yelkenlere<br />
fethedilen denizlere<br />
aşınan pabuçlarım<br />
yeni bir şarkı söylüyor<br />
<br />
büyük değişimlere gebe<br />
bıraktığınız o velet şimdiye<br />
üşümüyor yalnızlıktan ve de<br />
göçecek o eve<br />
<br />
(son kıta sakızlardan çıkan fallara benzedi sanırım =) )Ozan Kayrahttp://www.blogger.com/profile/10699093399704901094noreply@blogger.com5tag:blogger.com,1999:blog-3138571609086469911.post-78502942456978827852012-01-20T15:33:00.001-08:002012-01-20T15:33:24.095-08:0019 ocak'ta<span style="background-color: white; font-family: 'lucida grande', tahoma, verdana, arial, sans-serif; font-size: 11px; line-height: 14px; text-align: left;">bu sefer tepki vermeyeyim diyordum ama tutamadım kendimi yine..</span><br style="background-color: white; font-family: 'lucida grande', tahoma, verdana, arial, sans-serif; font-size: 11px; line-height: 14px; text-align: left;" /><br style="background-color: white; font-family: 'lucida grande', tahoma, verdana, arial, sans-serif; font-size: 11px; line-height: 14px; text-align: left;" /><span style="background-color: white; font-family: 'lucida grande', tahoma, verdana, arial, sans-serif; font-size: 11px; line-height: 14px; text-align: left;">hrant dink cinayetini 'bir ermeni öldürüldü de ortalık ayağa kaldırıldı' şeklinde yorumlayan tüm arkadaşlarıma sesleniyorum!</span><br style="background-color: white; font-family: 'lucida grande', tahoma, verdana, arial, sans-serif; font-size: 11px; line-height: 14px; text-align: left;" /><br style="background-color: white; font-family: 'lucida grande', tahoma, verdana, arial, sans-serif; font-size: 11px; line-height: 14px; text-align: left;" /><span style="background-color: white; font-family: 'lucida grande', tahoma, verdana, arial, sans-serif; font-size: 11px; line-height: 14px; text-align: left;">hrant dink hem gazeteci kimliğiyle, hem de ermeni kimliğiyle kısa cumhuriyet tarihimizdeki bir çok katliamın sembolü olmuştur. 90'larda sıkça gerçekleşen gazeteci ölümleri ve ermeni ve kürtlere yapılan zulümle</span><span class="text_exposed_show" style="background-color: white; display: inline; font-family: 'lucida grande', tahoma, verdana, arial, sans-serif; font-size: 11px; line-height: 14px; text-align: left;">r tek bir sembolde birleştirilirse, bu hrant dink olur.<br /><br />hrant dink davasında taraf devlet ve halktır. ne -sadece- silahlı bir örgütten bahsediyoruz burada, ne de tarafı olmadığımız katliamlardan. devlet en azılı şekilde bir silahlı örgüt olarak haklarımıza ve özgürlüklerimize tecavüz etmektedir. bu davayı azeri katliamı ya da türk-kürt savaşının şehitleriyle kıyaslamak teknik açıdan mantıksızlıktır.<br /><br />'ermeni' adını duyunca tiksinmeyi bırakıp, tek bir kalemde sesimizi güçlendirmek için hala geç kalmış sayılmayız.<br /><br />insanız, insanlığımızı korumak için her devlete ve millete karşı dimdik durdukça da insan olarak kalacağız.<br /><br />saygılarımla..</span>Ozan Kayrahttp://www.blogger.com/profile/10699093399704901094noreply@blogger.com4tag:blogger.com,1999:blog-3138571609086469911.post-51891152001681198262012-01-20T13:35:00.001-08:002012-01-20T13:35:13.571-08:00ulan,<br />
<br />
herkes biloğunu kapatıyor dışarı!Ozan Kayrahttp://www.blogger.com/profile/10699093399704901094noreply@blogger.com6tag:blogger.com,1999:blog-3138571609086469911.post-50834925001333441062011-12-15T08:50:00.000-08:002011-12-15T08:50:11.964-08:00gregor samsa ve çeyrek yüzyıl'a geçmiş demekbir çeyrek yüzyılı devirmek üzereyim. aynaya bakıyorum, kendime.. beyazlamaya başlamış saçlarıma ve göz çukurlarımın etrafındaki çizgilere.. tükeniyorum..<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="http://fc06.deviantart.net/fs7/i/2005/259/c/9/Metamorphosis_by_Almacan.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="320" src="http://fc06.deviantart.net/fs7/i/2005/259/c/9/Metamorphosis_by_Almacan.jpg" width="266" /></a></div>
<br />
günlerdir kafamın içinde bir düşünce yankılanıyor. düşünce bütün düşüncelerimi yıkıp döküyor. bir çeperimden diğerine aksederken kah azalıyor, tam kısıldı derken, kah gürlüyor. hayat bana 'gregor samsa' diyor. 'gregor samsa! gregor samsa!' hayatımın kontrolünü elime almam gerektiğini söylüyor. iplerimi başka insanların eline kaptırmamam gerektiğini, vicdanımı kimseye kıstas sunmamam gerektiğini fısıldıyor samsa, düşüncelerime.<br />
<br />
bir çıkış kapısı.. bir kaçış yolu.. bulmam gereken bir çözüm.. aceleye getirmeden düzenlenmesi gereken ve bir an önce uygulamaya koymam gereken bir plan..<br />
<br />
etrafımdaki insanların, yakınımdaki dostların benden hiç beklemeyecekleri, belki de asla cesaret edemedikleri bir çare var. aslında hepsinin aklından geçen bir gerçek bu. yeni bir yol çizmek ve gerekirse geçmişi söküp atmak.<br />
<br />
tanıyanlar az çok bilir ki radikal değişikliklerden asla kaçınmadım. algıladığım aile kavramıysa toplumdan çok farklı. toplumun dışına itilmeyi ve yalnız kalmayı göze alıyorum. hayatı ters yüz edip şekil verme gücü hepimizde var..<br />
<br />
"biraz cesaret, perdeyi arala.."Ozan Kayrahttp://www.blogger.com/profile/10699093399704901094noreply@blogger.com8tag:blogger.com,1999:blog-3138571609086469911.post-16721689093115304862011-12-03T14:13:00.001-08:002011-12-03T14:15:08.184-08:00başarı<br />
hep başarılı olmamız istenir bizden. başarmak, başarılı olmak basit hayatlarımızın başlıca amaçlarındandır. okullarımızda başarılı olmalıyızdır. iş hayatında durmadan ilerlemeli, her zaman zirveye koşmalıyızdır. bitiş çizgisine ilk ulaşan olmak için jokeyini sırtından atmaya hazır birer yarış atı olduğumuzu düşünmemiz beklenir çoğu zaman.<br />
<br />
hayat engelli koşu, biz de kasları yırtılana kadar koşan atletlerizdir. sınavlarda başarılı olmalıyız. insanlıktan çıkana kadar gelişmeliyiz. keyif almak ve huzurlu olmak için koşamazmışız gibi hep daha ileriye, durmadan, hiç durmadan..<br />
<br />
başarılı bir fert olmalıyız. başarılı bir çalışan. başarısızlara yer yoktur. kaybedenler, dışlanmışlar, ucubeler en alt tabakayı oluştururlar. insan olmak, birey olmak ve ortalama bir hayata sahip olmak hiçkimseyi değerli kılmamaktadır. başarı bizleri saygın kılar. başarılarımız sadece bizim değil, parçası olduğumuz toplulukların da gurur kaynağıdır. karın doyurmasa da övünmek insanoğlu için başlı başına bir erektir.<br />
<br />
bir hayat düşünün istiyorum. mecbur olduğunuz için değil, kendinize yetebildiğiniz için yaşadığınız bir hayat olsun. başarı belgelerinin, yüksek maaşların ve sınavların olmadığı tertemiz bir ömür. karnınızı doyurabildiğiniz ve bundan fazlasına ihtiyaç duymadığınız ortalama bir hayatınız olsun. aileniz, patronlarınız, aileniz sizden hep daha fazlasını istemesin. gözlerinizi açmanızdan kapamanıza kadar geçen sürede kendinize birkaç saati çok görmediğiniz bir gün. gereksiz dialogların olmadığı, on dakika susarak oturabildiğiniz güzel bir gün.<br />
<br />
27 kasım 2011<br />Ozan Kayrahttp://www.blogger.com/profile/10699093399704901094noreply@blogger.com8tag:blogger.com,1999:blog-3138571609086469911.post-18045360434142086492011-11-07T15:38:00.000-08:002011-11-07T15:38:04.272-08:00kırmızı elmalarkırmızı elmalar<br />
çığlıklarım kabuğumdan taşıyor<br />
sokağa dökülen çaresizliğim çekirdeğimde<br />
<br />
kırmızı elmalar<br />
korkularımı taşıyın yüz çevirip<br />
utançtan kahramanlık destanı yazan<br />
çocukluğun kırılgan doğasına<br />
<br />
kırmızı elmalar<br />
gözümü kapadığım her anı<br />
işkenceye çeviren o soğukluğu<br />
bir yalanla silin içimden<br />
işkence, soğuk, yalan<br />
gözümü kapadığım her an<br />
<br />
kırmızı elmalar<br />
kendini orman sanan fidanın yanılgısındayımOzan Kayrahttp://www.blogger.com/profile/10699093399704901094noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-3138571609086469911.post-33290832487737819192011-11-06T04:42:00.000-08:002011-11-06T04:42:20.876-08:00<div>
kırmızı elmalar</div>Ozan Kayrahttp://www.blogger.com/profile/10699093399704901094noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-3138571609086469911.post-61549916796220497922011-10-29T16:10:00.000-07:002011-10-29T16:10:16.322-07:00sigara<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEg0PEJ7otLBYkGsxezR1Hr7KIs57OFEd7oGE_pqzsYW80FHY28IiWy9lmqPkmXjFI6BJTTlztkYnYHAa8snbSH6EkjICKbEihIO6_xIrUQcFe8p1KIFNsJX-EdYZjqGSAwNJyfTTZgHawOj/s1600/299538_10150266451363292_776388291_7770771_596472_n.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="320" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEg0PEJ7otLBYkGsxezR1Hr7KIs57OFEd7oGE_pqzsYW80FHY28IiWy9lmqPkmXjFI6BJTTlztkYnYHAa8snbSH6EkjICKbEihIO6_xIrUQcFe8p1KIFNsJX-EdYZjqGSAwNJyfTTZgHawOj/s320/299538_10150266451363292_776388291_7770771_596472_n.jpg" width="189" /></a></div>
<div style="text-align: center;">
<br /></div>
<div style="text-align: center;">
<br /></div>
<div style="text-align: center;">
içtiğim sigara adının geçmiş zamanı.*</div>
<br />
*bu bir reklam değildir.Ozan Kayrahttp://www.blogger.com/profile/10699093399704901094noreply@blogger.com3tag:blogger.com,1999:blog-3138571609086469911.post-91921386244115943392011-10-25T12:47:00.000-07:002011-10-25T12:47:14.853-07:00jamais vu - vol 2<a href="http://jamiasvu.blogspot.com/">jamias vu</a> yakında türkiye'den estantanelerle karşınızda..Ozan Kayrahttp://www.blogger.com/profile/10699093399704901094noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-3138571609086469911.post-26232864152159136022011-10-13T14:26:00.000-07:002011-10-13T14:26:25.725-07:00kalem alıştırması - x<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="http://www.ogrenmeyiogren.net/images/content/datum/hatirlamak.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="213" src="http://www.ogrenmeyiogren.net/images/content/datum/hatirlamak.jpg" width="320" /></a></div>
<br />
<br />
<br />
<div style="text-align: center;">
bir yerde karşılaşırız</div>
<br />
<div style="text-align: center;">
yüzün kızarır</div>
<div style="text-align: center;">
ellerim kaktüse dokunur</div>
<div style="text-align: center;">
"merhaba"</div>
<div style="text-align: center;">
tanıma beni, unut</div>
<div style="text-align: center;">
<br /></div>
<div style="text-align: center;">
bir gün karşıma çıkacaksın</div>
<div style="text-align: center;">
artık adını düşündüğümde</div>
<div style="text-align: center;">
kelebekler uçmayı bırakacak</div>
<div style="text-align: center;">
"merhaba"</div>
<div style="text-align: center;">
tanışıyor muyduk? unuttum</div>
<div style="text-align: center;">
<br /></div>
<div style="text-align: center;">
bir vakitte, bir koridorda</div>
<div style="text-align: center;">
gözlerini şaşkınlık kesecek</div>
<div style="text-align: center;">
aşkımız bir savaştı</div>
<div style="text-align: center;">
"hoşçakal"</div>
<div style="text-align: center;">
tanıştırılmadık, unuttu</div>Ozan Kayrahttp://www.blogger.com/profile/10699093399704901094noreply@blogger.com7