Thursday 30 August 2012

sessiz akşam

meğerse yarı saydam bir kürenin bulanık yarısındaymışız
ayak ve ter kokumla doldurduğum viraneliğin bir
demindeymişiz akşam üstü sığındığımız odalarda
kitaplar, oyunlar, bilgisayarlar derken
kendimizi dayanak yaptığımız bir mücadelede
sessiz müttefiklermişiz ve izlemişiz çöküşümüzü
bir gün, bir sabır, bir acaba, bir cevap derken
anlamsız kalmışız başımı omzuna koyduğum
parmaklarınla kolumu sıvazladığın bir teselli sonrası
basit bir ironiden ibaret kaldık ya böyle
ayrı odalarda çocukça suskunluklar arasında
daha da sözüm yok sana..