Wednesday 30 September 2009

acilen ev aranıyor

iki polonyalı erasmus öğrencisi için şişli civarlarında eşyalı ev arıyoruz. yanına ev arkadaşı almak isteyenler ya da tanıdığı olanlar varsa lütfen çok acil iletişime geçin..

kaotikherif@hotmail.com

Friday 25 September 2009

kelimelerin arasındaki yolculuk

sonra bütün kaybedenlerin ve küçük kahramanların yaşadığı yere döndüm kendi küçük kahramanımı ve kaybedenimi bulmak için. derin manalı uzun cümleler bekleme. bu kelimelerin arasındaki bir yolculuktu. ben mi? ben deliyim.

orda beni korkutan ani gölgelerle tanıştım. dalgaların arasındaki kuleler gibi görünüp kayboluyorlardı. yürümeye devam ettim ve istismarın iğrenç yaratıklarını gördüm. bazıları bir adamı sertçe yalıyordu. adam o kadar solgundu ki parmağını kımıldatmaya hali yoktu. ondan sonra görkemli bir yaratığa rasladım, gördüğüm en güzel şeydi. bir başka adama merhametle bakıyordui ama adam acı çekiyordu. bunu görebiliyordum. adama dokunduğunda, teninde yaralar açıyordu. onu şefkatle öptüğünde, havadaki kanı koklayabiliyordum. garip olan, adam bu durumdan memnun görünüyordu. işkence gibi görünen tek şey, adamın eli kalbinin üstündeydi.

karanlık koridorlardan ve kokuşmuş ağaçlıklardan geçtim. orda, bir bataklığın ortasında paslı zırhların içinde iki adamla karşılaştım. onlara bu lanet olası cehennemde ne yaptıklarını sordum. bana hayatın kaybedenleri olduklarını söylediler, ama kalplerinde biraz umut saklamışlar. ve sonunda birbirlerini bulmuşlar, iki eski şovalye, iki sağ kalan, iki kaybeden. bundan sonra kendi hayatlarının kahramanları olmak için birbirlerine tutunmuşlar.

not: bu hikaye 16 eylül tarihli ingilizce hikayemin çevirisidir.

Wednesday 23 September 2009

22 yaşın şiiri

onca zaman oldu kapalıydı gözlerim
evet, görmedim, hatta duymadım
dışarıdaki sonbahar gibi
cılız güneş,
serin rüzgar,
kovdum yazı bahçelerimden
çok da kötü değildi melankoli
biraz yaşımdan, biraz da yapımdan
boynum büküldü, güldü sonra yüzüm
ilk aşkın acısı zormuş
ve unutulmayacak gibi
bir parça eksildi içimde
affetmek zaman aldı dolması için

bana baktıklarında ne gördüklerini boşver
biliyorum gördüklerinden de var biraz
bana baktıklarında görmedikleriyim
biliyorum gördüklerinden de var biraz

onca zaman oldu kapalıydı gözlerim
günler uçtu, geçmiş geçti
insan dediğin böyle işte
zorsa öğrenmesi
unutmuyor bir daha
aylar sonra bir rüyada
özlediğin bir an yaşarsın
ama olmuyor değil, aklına bile gelmiyor
kalp kırıklığı
veya sonbahar
dünden bugüne güzel anılar kalırsa
uğramaz melankoli artık kapına

bakın bana, bu benim
sizin gibi yazıyorum
ve sizin kadar güzelim

22/09/09

Wednesday 16 September 2009

journey among the words

then i got back to the same place where all losers and tiny heroes lived to find my tiny hero and loser. don't expect long sentences with deeo meanings. it was a journey among the words. and me? i'm insane.

there, i met with sudden shadows which were scaring me. they were appearing and disappearing life towers inside of waves. i kept walking and saw disgusting creatures of abusement. some of them were licking a guy very harshly. the guy was so pale that he had no chance to move a finger. afterwards, i encountered a splendid creature, it was the most beautiful thing i've ever seen. it was staring at another guy with full of mercy, but that guy had lots of pain. i could see that. when it touched the guy, it scarred in his skin. when it kissed him compassionately, i could smell blood in the air. it was awkward that the guy looked pleased with the situation. only thing that showed torturing, his hand was on his heart.

i passed dark corridors and rotten woods. there, in the middle of a swamp i came across two guys who were in rusty armours. i asked them what they did in that bloody hell. they told me they were losers of life, but they kept some hope inside their hearts. and eventually they found each other, two old knights, two survivers, two losers. afterwards, they held on each other to be heroes of theirown lives.